30 Kasım 2016 Çarşamba

3 Balkan Gezisi (23.09.2016-01.10.2016) (Saraybosna)

Balkan Gezisi

4. Gün Saraybosna

Sabah 08.00'de Belgrad'dan yola çıktık. Rahat bir yolculukla 10.15 de Sırbistan sınırına geldik, çıkış ve bu defa Bosna Hersek sınır girişi...Bu sınır geçişlerini sayısız kez yaptık bu gezide...Saraybosna'ya (Sarajevo) gidiyoruz. 

Saraybosna,1463 yılında Osmanlı egemenliğine girmiş ve 1878 yılına kadar yaklaşık 400 yıl Osmanlı idaresinde kalmış.  Osmanlı İmparatorluğundan sonra savaşsız Avusturya Macaristan İmparatorluğu egemenliğine geçmiş.  1992-1995 yılları arasında yaşanan Bosna Savaşında 100.000'den fazla insan ölmüş ve 2 milyon kadar insan da yerlerini terk etmiş.Sadece Saraybosna'da 12.000 kişi ölmüş ve 56.000 kişi yaralanmış.  

Miljacka Nehrinin çevresinde kurulmuş olan Saraybosna'da halen 600.000 civarında insan yaşamaktaymış. Tarih boyunca bu şehirde Müslümanlar, Katolikler, Ortodokslar, Museviler barış içinde yaşamışlar..

Saraybosna'ya 10.45 civarı geldik. Şehrin ortasından geçen Miljacka Nehrinin üzerinde iki yakayı birbirine bağlayan bir çok köprü var. Bunların en ünlüsü Latin Köprüsü...1914 yılında Avusturya Macaristan İmparatorluğu veliahdı Arşidük Franz Ferdinand ve eşi Sofia, Sırp Gavrillo Princip tarafından burada öldürülmüş...Bu olay 1. Dünya Savaşının başlamasına neden olmuş.

Latin Köprüsü
Nehrin kıyısındaki Vijecnica Kütüphanesi,  Avusturya Macaristan İmparatorluğu sırasında (1896)  Belediye Binası olarak inşa edilmiş, 2. Dünya Savaşı sonuna kadar da Belediye Binası olarak hizmet vermiş. Savaş sonrasında değerli el yazması kitapların ve diğer kitapların yer aldığı Ulusal Kütüphane olmuş. 1992-1995 yılları Bosna Savaşı sırasında hasar görmüş ve yakılmış. Bina yanarken kitap ve el yazmaları da yanmış ne yazık ki...Şimdi binayı onarmışlar..Neye yarar kitaplar kül olmuş...
Vijecnica  Kütüphanesi
Avusturya Macaristan İmparatorluğu, Saraybosna'yı işgal ettikten sonra İmparatorluğun gücünü göstermek için görkemli devlet binaları inşa etmiş. Şimdi Kütüphane olan Belediye Binası da bunlardan birisi...Fakat köprü ayağına inşa edilmesi planlanan bu binanın bulunduğu yerde bir ev varmış..Evin Boşnak sahibine ne teklif edilirse edilsin evimi yıktırmam diye tutturmuş...Tek bir şartı varmış,  evini köprünün karşı kıyısına taşırlarsa izin vereceğini söylemiş. Boşnağın evinin her parçası tek tek sökülüp karşı kıyıya ev aynen yapılmış. Evin adı Inat Kuca (inat evi) ve bugün lokanta olarak hizmet veriyor.  Boşnak birisi ile  inatlaşacaksanız bu hikayeyi hatırlayın...Tabi o zaman Avusturya Macaristan İmparatorluğu yöneticileri kentsel dönüşüm yönetmeliklerini bilmiyorlarmış...Ne uğraşacaksın inat Boşnakla yık gitsin...

Inat Kuca (İnat evi)
Saraybosna'da evler

Hünkar Camii (1457)


Saraybosna'nın tarihi merkezi Başçarşı'ya geldik. 15.yüzyılda Bosna Sancak Beyi İsa Bey tarafından yaptırılmış, sonra da Gazi Hüsrev Bey tarafından genişletilmiş olan bu Osmanlı çarşısı günümüzde de şehrin merkezi konumunda... Başçarşıda Sebil,Gazi Hüsrev Bey Camii, Saat Kulesi, Morica Han, Brusa Bezistan, Gazi Hüsrev Bey Medresesi görülecek yerler...


Sebil (1753) Vali Hacı Mehmet Paşa tarafından yaptırılmış


Gazi Hüsrev Bey Camii (1531)


Bezistan


Gazi Hüsrev Bey Medresesi (1537)
Başçarşı Ferhadiye caddesine bağlanıyor ve Saraybosna Katedralinden sonra caddedeki yapılar değişiyor ve  Avusturya Macaristan İmparatorluğu izleri ile devam ediyor.


Saraybosna Katedrali (1889)
Ferhadiye caddesi bu bölgede  Avusturya Macaristan izleri


Sonsuz Ateş (2. Dünya Savaşı asker ve sivil kurbanları anısına)


Merkale katliamının yapıldığı yerde hayat devam ediyor
Rehber gruba 2,5 saat serbest zaman verdi. Biz de bu arada Boşnak böreklerimizi yedik, Sebilin yanındaki kahvede Türk kahvelerimizi içtik.

Geçen gelişimizde de buradan almıştık böreklerimizi, tavsiye edilir

Afiyet olsun 

Türk kahvelerimiz
Saat 17.30'da Saraybosna'dan ayrılıyoruz. Bu gelişimizde Saraybosna'da daha çok turist vardı. Her yerde dolaşan uzak doğulu turistler burada da hazırdılar...

Rehberimiz şehirdeki araba plakalarında ortak harf veya numara olmadığını, araba plaka numaralarını bilgisayarın tesadüfi bir şekilde verdiğini böylece araba sahibinin hangi bölgeden ve milletten olduğunun anlaşılamadığını söyledi. Yaşanan onca ölüm ve acıya rağmen demek hala kin ve nefret sürüyor.

Saraybosna'dan yarım saat mesafede (20 km.) ormanlık bir alan olan ve Bosna nehrinin kaynağının bulunduğu Ilıca bölgesindeki Vrelo Bosna'ya ekstra  turla uğradık. (5 €x2) Burada göletler, ulu ağaçlar, ördekler, minik şelaleler ile bir orman alanı oluşturulmuş, çok bakımlı ve temiz...Aslında kalabalık oluyormuş fakat bizim geldiğimiz saat pek uygun değildi, neredeyse karanlık olmuştu...Biraz dolaşıp kafede birer kahve içerek otelimize yollandık.

Vrelo Bosna







Bu gece Saraybosna Hollywood Hotel'de kalacağız. Geçen gelişimizde de burada kalmıştık. Gece bavulları otele bırakıp hem bir şeyler yemek hem de etrafta ne değişiklikler olmuş görmek için çevreyi dolaşmaya çıktık. Pek bir değişiklik yok, gençler kafelerde, barlarda eğleniyorlar...Bir de burada çok Arap turist var... Nargile içiyorlar ve kebap lokantaları çokça açılmış. Gün içinde sürekli seyahat ve şehir dolaşmaktan bizim tur yolcuları otele gelince hemen dinlenmeye çekiliyorlar...Biz de öyle...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder