19 Eylül 2013 Perşembe

Berlin Gezisi 5. Gün (15-23 Ağustos 2013)

 

Berlin 5.Gün

Berlin müze programımızda son gün. Sabah erkenden Pergamonmuseum'a yürüyerek geldik. Bu müzede ücretsiz  Türkçe bilgi veren kılavuzlar var. Diğer gezdiğimiz hiç bir müzede Türkçe kılavuz yoktu. Müzenin en değerli eseri Bergama Zeus Sunağı  (MÖ.2.yy) olduğu için müzeye bu ismi vermişler. Müze pass'larımızla girişten geçtikten sonra girdiğimiz ilk salonda bir anda kendimizi dev Bergama Sunağı'nın karşısında bulduk. Büyüklüğü ve güzelliği karşısında etkilenmemek mümkün değil.
Kuzey Batı Anadolu'da, İzmir'in kuzeyindeki antik Pergamon şehrinde bulunan bu sunak, baş tanrı Zeus ile kızı savaş ve akıl tanrıçası Athena'ya adanmış at nalı şeklinde bir zafer anıtı.  35.64 mt genişliğinde 33.4 mt derinliğinde, yapının ön tarafındaki merdivenler 20 mt genişliğinde. Dıştaki freskler Olimpos tanrıları ile devler arasındaki savaşı, iç alandaki freskler ise Pergamon'un kuruluş söylencesini anlatıyor. Bu görkemli yapının kalıntıları 1870'li yıllarda demiryolu inşaatında görevli Alman yol mühendisi/arkeolog Carl Humann tarafından bulunmuş ve II. Abdülhamitin izni ile o zamanın Prusya'sına götürülmüş. Gidiş o gidiş. 

Pergamonmuseum




Sunak maket (ön)

Sunak maket (arka)


Aynadan yansıma

Merdivenleri çıktıktan sonra sunağın tepesinde tanrılara sığır  kurban edilen alan
Zeus Altarından küçük bir kapı ile geçilen yine Anadolu'dan getirilen Roma dönemi eseri Miletus Pazar Kapısı (MS 165). Korunmuş ve mükemmel bir şekilde sergileniyor.

Miletus pazar kapısı


Berlin'de Anadolu  eserlerine  Dünya böyle bakıyor işte
Bu defa  Irak'tan getirilen başka bir şahaser İştar Kapısı.  Bugünkü Irak'ta bulunan eski Babil kentinin surları üzerinde  tuğladan yapılmış dev boyutlu kapı. MÖ 575'de kentin sekizinci kapısı olarak inşa edilmiş.. Babil Kralı II. Nebukadnezar tarafından Tanrıça İştar adına yaptırılmış. Alman arkeologlar tarafından 1900 yılında bulunan paha biçilmez çinilerin çoğu bu müzede.


İkinci kattaki İslam Eserleri Müzesi'nde Ürdün'den getirilen Mshatta Sarayı'nın dev girişi sergilenmekte.
Mshatta Sarayı girişi (8 yy.)

İnce taş işçiliği
Assyrian Palace
Aleppo Room (Halep Odası)
İznik
Anadolu
İznik
Anadolu
Sonunda Pergamonmuseum'dan çıktık. Müze içindeki eserlerin nerdeyse tamamı Anadolu'dan ya da zamanında Osmanlı'nın idaresi altındaki bölgelerden gitmiş. Bir taraftan  bu eserlerin kaçırıldığına/izinle verildiğine üzülüyor ve kızıyorsun. Diğer taraftan da bizim ülkemizde tarihi mekanların/ eserlerin durumunu düşünüp, savaşda Berlin'e bombalar yağarken bu eserleri  koruduklarını ve hala özenle nasıl  sahip çıktıklarını görünce de  iyi ki de gitmiş diyorsun.Karmaşık duygularla bu güzel müzeden ayrıldım.

Alte National Galerie
Museumsinsel bahçe
Museumsinsel havuzun mozaikleri çok güzel
Museumsinsel bahçesinden bir kaç fotoğraf

 
Müzeden çıktıktan sonra eski yahudi mahallesi Oranienburger Str. gittik. 1866 yılında inşa edilen Almanya'nın en büyük sinagogu Neue Synagogue müttefik bombardımanı sırasında yerle bir olmuş, tekrar restore edilmiş. 

Neue Synagogue

Berliner Ensemble (Brecht tiyatrosunun bu kadar yakınından geçtik fakat uğrayamadık)
Hitler'in savaş sonucunda Almanya'nın yenilgisinin kesinleşmesi ve ümitsizliğin iyice artması üzerine 30 Nisan 1945'te Berlin'de eşi Eva Braun'la birlikte intihar etmelerinden sonra  kendi isteğiyle karargahı olan Führerbunker (Führer sığınağı)  bahçesinde benzinle cesetleri yakılmış. İzlerinin silinmesi için şimdi burada bir yerleşim yeri  ile çocuk parkı mevcut. 

Führerbunker (Führer'in sığınağı)


Artık çok yorulduk ama son olarak Jüdisches Museum'a gidiyoruz. (7 €) Müze pass geçerli. Kaldığımız otele yakın olan 1998 yılında tamamlanan bu sıra dışı bina, çinko kaplı, çıkıntılı hatları  ve iç mekanıyle Almanya'daki sıkıntılı Yahudi yaşamını ve soykırımın Alman Yahudileri üzerindeki yıkımını gösterir şekilde düzenlenmiş.

Müzenin yukarıdan görünümü (internetten)
Girişi tarihi yapıdan

Biz de bahçede oturup soluklandık biraz

Alman Yahudilerini kabul eden şehirlere minnet

İbranice
Dilek Ağacı

Güzel günler
Yahudi yaşamları
Çocuklar
Yahudi bilim insanları
Sıkıntı
Adım adım sona
Bilinmiyen sona sevinç
Berlin'de 170 müze olduğu söyleniyor. Biz 3 günde ancak 6 müze dolaşabildik. Müzeler çok kapsamlı ve güzel, aklımın kaldığı müzeler oldu, gidemedik ama yapacak bir şey yok, bu gün de çok yorulduk. Dinlenme zamanı.



  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder