25 Mayıs 2013 Cumartesi

Gap Turu 6.Gün (08-17.06.2012)




13.06.2012 Çarşamba (Malatya-Elazığ-Mardin)

Sabah 06.00'da kalkış, kahvaltı sonrası yola çıkış. Bu tür uğraklı turlar tam bir disiplin içinde geçiyor, erken kalkış, akşam da yorgunluktan baygın yatış. Ama çok memnunum, gördüğüm yerler için hep daha önce neden gelmedik diye hayıflandım. Neyse geldik ya, keyfini çıkaralım.

2 saatlik bir yolculukla Malatya'ya geldik. Kayısı Pazarı'na gidiyoruz. 2 katlı, ortası avlu bir mekan. Avlu etrafında dükkanlar sıralanmış, avlu ortasına kayısıları yaymışlar, güneşlendiriyorlar. Mişmiş de dedikleri kayısıları sürekli ikram ediyorlar. Gene de çok yememek lazım. Yola gideceğiz.  Burada sadece kayısı yok, her türlü kayısı kurusu, üzüm kuruları, kuru yemişler var. Fiyatlar İstanbul'a göre çok uygun. Hepimiz buradan kayısılarımızı aldık.
 
 
İkram







Biraz da serbest saat verildi. Sabah sabah çarşı içinde dolaştık, İsmet İnönü Parkını gördük. Daha fazla gezme şansımız olmadı ne yazık ki.






Tur programında olmamasına rağmen Rehberimiz bizi Keban Barajına götürdü. Keban Barajı Atatürk Barajından sonra Ülkemizin en büyük 2. barajı, Karasu ve Murat nehirlerinin birleştiği yerden 10 km daha aşağıda Fırat nehrinin üzerinde inşa edilmiş.





Öğlen yemeği için,  Keban'dan gelen suların  oluşturduğu şelalenin yanındaki  açık hava lokantasına geldik. Burası aynı zamanda balık çiftliği  Bütün gezi boyunca öğlen yemeklerini tura katılanlar ile birlikte yedik. Gruptan ayrılarak yemek mümkün değil, çünkü yemek sonrası hemen tekrar yola devam ediliyor. Rehberin götürdüğü yerler bölgenin bilinen yerleriydi. Hava sıcak olmasına rağmen kimsede yemekler nedeniyle bir rahatsızlık olmadı. Fiyatlar da İstanbul ile kıyaslanırsa çok uygundu.





Buradan hareketle Elazığ'a gidiyoruz. Balak Gazi Heykelini gördükten sonra güzel bir seyir terası olan Balak Gazi Tesislerinden Elazığ'ı seyrediyoruz.
 


Elazığ Harput mahallesinde Arap Baba Türbesi




Tura katılanlardan bir grup ile Rehber Cem bey çarpışan arabalara bindiler.



Buradan otobüse binerek Hazer Gölü kıyısından geçtik. Gölün kıyısına yazlık tatil siteleri yapılmış. 

 


Diyarbakır'a doğru gidiyoruz. Diyarbakır girişindeki çok katlı yapılar dikkatimizi çekiyor. Buradaki dairelerin çok geniş oldukları söyleniyor.
 






Ne yazık ki Diyarbakır'da dolaşamadık. Sanıyorum emniyet endişesi ile girmedik şehre. Bir de turdakiler çok yorulmuştu. Bence turun tek aksayan yeri burası oldu. Buradan doğrudan Mardin'e gittik. Mardin'de sokaklar çok dar olduğu için kalacağımız otele otobüs ile gidemedik. Park yerinde otobüsten indik. Minibüse binerek otele geldik, akşam yemeğini otelde yedik, otelden Mardin manzarası çok güzel. Otel tepede, sanki aşağıda deniz var ve ışıklar parıldıyor. Bakalım yarın bizi nasıl bir manzara karşılayacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder