Pronto tur ile İtalya'ya gidiyoruz. Biraz hızlı bir gezi olacak. Roma, Floransa, Venedik ikişer gün, Milano bir gün olmak üzere 7 gece 8 günlük bir tur. Sabah 04.00'de tura katılan 16 kişi ile Atatürk Havalimanında buluştuk. Kalabalık olmayışı çok güzel. Rehberimiz Selami Kalemci. Biz gene ekstra turlara katılmadan kendimiz gezeceğiz. Alitalia ile 6.20 de hareket ettik, 7.55'de Roma'ya indik. Gümrük işlemlerinden sonra otobüse binerek panoramik tur için erken saatte Vatikan'a gittik. Buna rağmen kapıda iyi bir kuyruk vardı ama çabuk ilerledi ve içeri girdik. Grupta 4 kişi Kıbrıs'tan, 2 kişi de Koreli.
Dünyadaki bütün katolikler üzerinde tartışmasız bir güce sahip olan Vatikan, 1929 tarihinden bu yana bağımsız çok zengin bir devlet. San Pietro Bazilikası, Vatikan Müzesi ve Sistina Şapeli, San Pietro Meydanı ve Castel Sant Angelo her biri gerçekten çok güzel ve görkemli yapılar.
Aziz Paul Heykeli
Aziz Petrus Heykeli
Michelangelo'nun 25 yaşında yaptığı Pieta'sı
Michelangelo'nun kıyafetlerini çizdiği Vatikan'ı koruyan İsviçre'li askerler
Buradaki turu bitirdikten sonra otobüsle Colosseo'nun önüne geldik.
Dışardan resim çekme imkanı oldu, biz buraya tekrar gelip içine
gireceğiz.
Yürüyerek Piazza Venezia'ya geldik. Burada Romalıların tarihi dokuya yakışmadığını düşündüğü görkemli Vittorio Emanuelle II anıtını gördük.
Piazza Venezia büyük bir meydan, burada Mussolini'nin halka balkondan seslendiği eski Venedik elçilik binası Palazzo Venezia var.
Ünlü alış veriş caddesi Via del Corso üzerinden yürüyerek Trevi Çeşmesine geldik. Burada rehber bir yemek molası verdi. Çeşmenin karşısındaki kilisenin merdivenlerine oturmuş dinlenen turist kalabalığına karıştık, çantamızdaki sandviçlerimiz yedik, etrafı izledik. Dondurmalarımızı yedik ve tura devam.
Colonna dell Immacolata
Buradan Popolo Meydanına gittik. Meydana yakın bir parkta bekleyen otobüse binerek otele gittik. Burada turdakilerden ayrıldık, bir daha Floransa'ya giderken görüşeceğiz.
Roma'daki otelimiz Termini bölgesinde Regio Hotel, Termini İstasyonuna yakın, ulaşım sorunu yok. Bavulları odaya bırakıp hemen Termini'den metroya binip (1 €) Colosseo'da indik. Biz bu kadar mesafe için metroya binmeyiz aslında ama vaktimiz yok. Colesseo'ya çok beklemeden girdik. (12 €) İçerisi de dışarısı gibi gösterişli bir yapı. Bütün yağmalamaya rağmen yapı İS 72 yılından beri yıllara meydan okuyarak dimdik ayakta kalmış. Colosseum'un yakınındaki Constantinus Zafer Takı da İS 315 yılında yapılmış.
Buraya alınan bilet ile tarihi bölge Palatino ve Forum da geziliyor. Biz Palatino kısmına gidemedik, Forum bölgesini de hızlı hızlı dolaştık.
Tarihi bölgeden çıkarak Pantheon'a gitmek üzere yürümeye başladık, güzel sokaklardan geçerek Pantheon'a geldik. Bina etkileyici. Pantheon kapalı, yarın tekrar geleceğiz. Artık hava kararmaya başladı, pizza yedik, biraz dinlendik, Piazza Novano'ya geldik, çok çok güzel bu meydan fakat biz hem uykusuz hem de çok yorgunuz. Tekrar geliriz dedik ve geç saat olduğu için otobüs bileti bulamadık, taksi ile otele döndük.
Sabah daha önce internetten aldığımız biletler ile Sistina Şapeli görmeye Vatikan'a gidiyoruz. ( 15 € + 4 € Rezervasyon ücr.) Termini'den metro ile Ottaviano durağında indik. Zaten herkes aynı yöne Bazilikaya yürüyor. Sistina Şapeli görmeyi çok istiyordum, Müzeye biletlerimizle kolaylıkla girdik, müze içinde insanları yararak adeta koşturarak Sistina Şapele ulaştık. Tavan ve duvar freskleri gerçekten de anlatıldığı gibi müthiş. Michelangelo'nun ne kadar büyük bir sanatçı olduğunu Roma'ya gelince, heykellerini, resimlerini, fresklerini görünce anladım. Şapelin Son Yargı freskini 1534-1541 yılları arasında, tavan fresklerini de 1508-1518 yılları arasında tek başına yapmış. Hızla geçerken müze içinde gördüğümüz eserler de müthişti, zamansızlık nedeni ile onlara bakamadık bile. Şapelin içinde fotoğraf çektirmiyorlar. Roma'ya ve buraya tekrar gelmemiz lazım.
Yürüyerek Castel Sant Angelo'ya (Melekler Kalesi) gittik. (8,5 €) Kale İS 139 yılında Mozole olarak yapılmış, ortaçağda kaleye dönüştürülmüş. Burada şehzade Cem Sultan tutsak olarak kalmış. Teras manzarası çok güzel.
Müzeden çıktıktan sonra turla geldiğimiz için yeteri kadar vakit ayıramadığımız San Pietro'yu tekrar gezelim diyerek meydana doğru yürüdük.
Bir de ne görelim Bazilika ziyarete kapalı, meydan turist dolu, her Çarşamba Papa'nın halka konuşma günüymüş, biz de papa XVI. Benedictus'u görmüş olduk netekim. İçeri girmek için beklemedik.
Yürüyerek Castel Sant Angelo'ya (Melekler Kalesi) gittik. (8,5 €) Kale İS 139 yılında Mozole olarak yapılmış, ortaçağda kaleye dönüştürülmüş. Burada şehzade Cem Sultan tutsak olarak kalmış. Teras manzarası çok güzel.
Vatikan koridoru yukarıdaki resimde görülen bayrak direğinin solundaki küçük kulenin solundan Castel Sant Angelo'dan başlayıp Vatikan Sarayına kadar devam eden tehlike anında papaya kaçış yolu sağlayan üstü açık yanları yüksek duvarlı bir koridor.
Palazzo di Giustizia (Adalet Sarayı) 1889-1910 yılları arasında inşa edilmiş.
Yürüyerek muhteşem Novana Meydanına geldik. Burası yayalara ayrılmış çok güzel bir meydan. 3 şahaser havuz, Sant Agnese in Agona kilise, palazzolar, cafeler, sanatçılar. Her saat ayrı güzel.
Burası mutlaka görülmeli.
Novano Meydanından yürüyerek bütün tanrıların tapınağı Pantheon'a geldik. İmparator Hadrianus (İS 118-125) tarafından yaptırılan bu tapınak bir mühendislik harikası ve kubbeli bölümünün çapı ve yüksekliği birbirine eşit. (43.3 m.). Tek ışık kaynağı tepedeki delik olan bu tapınakta Raffaello'nun mezarı da bulunmakta.
Buradan yürüyerek Campo de Fiori'ye (çiçek tarlası) geldik. Açık hava pazar yerini biraz dolaşabildik, tezgahları topluyorlardı, çiçekçiyi fotoğrafladım. Meydanın ortasında 1600 yılında sapkınlık suçlamasıyla yakılan filozof Giardano Bruno'nun heykeli burada yapılan acımasız infazların anısını yaşatıyor.
Palazzo di Montecitorio meclis binası, klimaları çalıştırmamışlar henüz bütün camlar açık, meclis çalışıyor. Bu meydanda Il Tempo gazetesi binası ile Marcus Aurelius Sütunu var.
Buradan yürüyerek Termini'ye geldik. Termini'den kalkan 110 open hop hop otobüsüne bindik. (14 €) Bu otobüslerde çeşitli fiyat ve sürelerde duraklarda inip gezip tekrar binip devam etme imkanı var, fakat bizim çok vaktimiz olmadığı için hiç inmeden, genellikle gördüğümüz yerleri bir de üstü açık bu otobüsle 1 saat civarı dolaşarak hava kararırken tekrar Termini'ye döndük.
Termini'de otelimize geldik, çok yürüdük, yorulduk, Roma'ya 2 günün yetmeyeceğini bir kez daha gelerek keyfini çıkararak gezmek gerektiğine karar verdik.
tur ile italya ya gitmeyi planlıyorum subat ayında. pronto tur tecrubelerinizi paylaşır mısınız?tavsiye ediyor musunuz
YanıtlaSilmerhabalar, biz eşimle tur ile gezmeyi sevmiyoruz fakat bazen tur fiyatları çok cazip olabiliyor, o zaman da turun sadece uçak, ara transferler ve otel olanaklarını kullanıyoruz. Blog'da anlattığım gibi programımızı önceden yapıp şehirde kendimiz geziyoruz.Roma için 2 gün çok yetersizdi ve 1 yıl sonra sadece Roma'yı gezmek için 1 haftalığına tekrar gittik, bloğa onu da yazmıştım fakat nedenini bilmediğim şekilde kayboldu yazdıklarım.Bütün bu nedenlerle gezide Pronto Tur ile ilgili ilişkimiz ninumum seviyede idi. Gene de özetlersek;
Sil1- Rehber fena değildi (rehber konusu biraz tesadüf,daha iyilerini de görmüştük)
2- Roma'da merkezi Termini otelinde kaldık, bu avantaj fakat bu bölgedeki oteller genellikle eski binaların restore edilmiş halleri oluyor, Venedik, Floransa ve Milano'da merkeze uzaktı oteller, aktarmalar yada tek vasıta ile gidiliyordu.
3-Turların hepsi tur ücretini düşük tutarak ekstralara yükleniyorlar. Zaten 2 gün kalacağınız Roma'da bir de ekstra tur yapılıp şehirden uzaklaşılıyor, 2 günde Roma gezilmez, gezilir de bir şey anlamadan gezilir...Biz hiç ekstra tura katılmadık..
4-Tur programında yazılan programı uygulamaya özen gösteriyorlar..
5-Meraklıysanız Roma'daki Sistina Şapel,Floransa'daki Uffizi Müze gibi yerler genellikle tur programında yok, vakit çok az olduğu için kuyrukta zaman kaybetmemek için önceden internetten bilet almak akıllıca (Biraz komisyon alıyorlar) gerçi Şubat ayı kalabalık olmayabilir..
6- Sonuç olarak herkesin merakları değişik ve geziden beklentisi farklı olduğu şunları yapın demek gerçekten zor. Seyahatlerden edindiğim tecrübe beklentiyi yüksek tutup hayal kırıklığı yaşamak yerine, aksamayan bir tur programı, otelde temiz bir oda ve aç kalmayacağınız bir kahvaltı, devamlı gecikerek ve huzursuzluk çıkararak turu berbat eden tur yolcuları yoksa, eh bir de rehber iyicene ise bizim için bu iş tamamdır. Bizim İtalya Pronto Tur seyahati de böyleydi. Dediğim gibi her tur kendine ait özelliklere sahip oluyor.Aynı firmanının bir turu sorunsuz yapılırken diğerinde sorunlar çıkabiliyor. Tura etki eden parametreler çok fazla. Biraz da şans. Size çok güzel bir gezi diliyorum.